Sokağa çıkma yasağı var. 13 arkadaş bir araya gelmiş dışarıda geziyorlar.

Belediye ve Camii hoparlörlerinden virüs tehlikesi geçmiş değil lütfen evinizde kalın deniyor. Kadın eline piknik sepeti almış parka gidiyor.

Sosyal mesafe ve maske kullanın uyarıları yapılıyor. Dışarı bakıyorsun. Maske takan insanı nadiren görebiliyorsun.

AVM’ler en tehlikeli noktalar buralara gitmeyin deniyor. Bir bakmışsın kapısında insanlar sıra olmuş.

Bizi virüs değil, boş vermişlik öldürecek.

Hep toplumumuzun eğitim oranı yükseliyor, yükseldi diye övünüyoruz. Ne yazık ki bir insanın üniversite mezunu olması onun bilinçli bir birey olduğu anlamına gelmiyor. Yüksek lisanslar, doktoralar yapmış ama toplum olma bilincinden mahrum kalmış binlerce cahil dolaşıyor sokaklarda.

Sanırım 2. Dünya savaşı sonrasında Dünya’da bu tip bir felaketin yaşanmaması insanları büyük bir rahatlığa alıştırmış. İnsanlar kısıtlamalar ve tehditler karşısında da rahatlarından vazgeçmiyorlar.

Şahsi olarak ben iki dakika dışarıda boşa zaman geçirsem aman hata ediyorum deyip kendime kızıyorum. İnsanların emeklerine ve çabalarına karşı ihanet ediyormuş gibi bir hissiyata kapılıyorum. Peki, sizde hiç mi bu düşünce oluşmuyor? Hiç mi rahatsız olmuyorsunuz?

Oturun evinizde kardeşim. Bugün oturmazsanız yarın ya toprak altında yatacaksınız yada çok daha uzun süre eve hapis olmak zorunda kalacaksınız. Biraz ciddiyet, biraz düşünce, biraz toplumu düşünebilme erdemliliği lütfen.

İlla bir kurala uymak için devletin katı kurallar koymasını mı beklemeliyiz. İlla 81 ile de hayatı kısıtlayıcı sokağa çıkma yasakları mı gelmeli?