Suriye konusunda her yeni kıvılcım çıktığında bir tayfa ortaya atılıp ” Bizim Suriye’de ne işimiz var ” diye bağırıp duruyor. Kardeşim bizim Suriye’de ne işimiz var! Çok işimiz var hemde çok işimiz var.
Suriye’nin iç meselesiydi karışmamalıydık diyorlar. Güzel kardeşim senin UTOPİK hayal dünyanda sanıyorum o insanlar kapına dayanmayacaktı. Yada o terör örgütlerinin aman burası Türkiye diyerek sınırın öbür tarafından bizim tarafa bakmaya bile imtina edeceğini falan mı sanıyordun.
Hendek olaylarında o teröristler nereden geldi?
Suriye tarafından yer altından kazdıkları tüneller ile Türkiye’ye geçerek bizim topraklarımıza tecavüz etmediler mi? Askerlerimizi polislerimizi insanlarımızı ŞEHİT etmediler mi?

Hemen sınırımızın yanında yüzlerce kilometre alanı kapsayan bir terör devleti kurmaya kalkmadılar mı? Türkiye’nin şehirlerini de almaya niyetlenip birbirlerine hedef göstermediler mi? Fransız betonu siperlerden, Amerikan askeri düzenide Alman silahlarıyla bize saldırmadılar mı? Neyin pembe rüyasını görüyorsunuz vallahi merak ediyorum. Teröristlerin yalnızca Suriye’de kalacağını sanan ve olaylara bakmakta özürlü olan insanlara sesleniyorum. Sizin derdiniz ney? Bir kez olsun Türkiye’den yana olun be kardeşim. Amerika’nın Rusya’nın yada başka bir üçüncü ülkenin Türkiye’nin çıkarları doğrultusunda hareket edeceğini sananlar artık şunu çok iyi anlamalı ” Her ülke ve millet yalnız kendi çıkarı için çalışır ” biz herkese kendimizmiş gibi bakıyoruz. Bu yüzden de hep aldanıyoruz.

Bu gün Türkiye’nin Suriye’ye müdahalesi aslında geçikmiş bir müdahaledir. En başta biz girseydik. Gerekeni biz yapıp onun bunun lafını dinlemeseydik. Bu gün yaşadığımız bu sorunların büyük çoğunluğunu yaşamayacaktık. Biz olayı diplomatik çözelim diye uğraşırken, Rus’u Amerikan’ı bırak elin Kanadalı’sı bile buralara ordusu ile gelip çöreklendi. Bu gün girdiğimiz Suriye’de daha da fazla gecikmeden gerekeni yapıp bu ülkelere siyasal baskı yaparken askeri açıdan da baskımızı göstermeliyiz. Durdurulan Barış Pınarı Harekatı ivedi şekilde yeniden başlamalıdır.

Hep söyledim yine söylüyorum. Masaya oturduğunda sözünün geçmesini istiyorsan ordun sahada tehditkar bir şekilde durmalıdır.